Ne yaptın Trump!

SERVET YILDIRIM - Başkan Trump hafta sonu Çin, Kanada ve Meksika’dan gelen ürünlere ek gümrük vergisi getiren kararı imzalayarak ticaret savaşlarını resmen başlattı. Yedi yıl önceki yazıda “Trump yine ucu bize de dokunan bir adım attı” diye başlamıştık. Bugün yine aynı girişi yapabiliriz. Ek tarife getirilen ülkeler arasında şimdilik biz yokuz ama bu süreçte çeşitli kanallardan farklı şekillerde etkileneceğiz. - ABD’nin bu kararı ve diğer ülkelerin alacakları karşı tedbirler küresel ticaret üzerinde ciddi etkiler yaratacaktır. Deutsche Bank’a göre Trump’ın bu adımı küresel ticaret sisteminde Bretton Woods’un çöküşünden bu yana en büyük şok. - İlk etapta üç ülkeye getirilen ek vergiler nedeniyle Türk ürünlerinin Amerikan pazarında avantaj yakalayacakları düşünülebilir. ABD’nin Çin’e yönelik uyguladığı yüksek gümrük tarifeleri, Çin’den ithalatı pahalılaştıracak ve bu da Türk ürünlerine mukayeseli bir maliyet avantajı yaratabilir. Ekonomi ve Dış Politikalar Araştırma Merkezi EDAM’a göre 60 ayrı gümrük tarife istatistik pozisyonu altında çok sayıda ürün avantajlı olacak. Bu ürünler arasında neler mi var? İşte listede olan ürünlerden bazıları: Kurutulmuş sebzeler, meyveler, alüminyum cevherleri, kimya sanayi ürünleri, giyim eşyası, pamuk ipliği, halı, havlu, sıvı, hava ya da vakum pompaları, buzdolapları, derin dondurucular, musluklar ve valfler, elektrik transformatörleri, ütüler, ısıtıcılar, fişler, prizler ve kablolar yer alıyor. - Fakat bu noktada ABD’ye mal satmakta zorlanan Çin’in satamadığı malları pazarlamak için ABD dışındaki diğer ülkelere yükleneceğini tahmin etmek zor olmamalı. Dolayısıyla ihracatçılarımız muhtemelen diğer pazarlarda daha yoğun bir Çin rekabeti ile karışılacaktır. Özellikle Çinli firmaların çok düşük maliyetlerle üretim yaptığı kalemlerde sıcak bir rekabet baskısını hissedebiliriz. Aynı şekilde ABD sınırında gümrük tarife engeli ile karşılaşan diğer ülke üreticileri de bizim için ABD dışı pazarlarda benzer baskı yaratabilir. - Endişem ABD’nin bu üç ülke ile başlattığı gümrük tarife atağını daha da genişletip diğer ülkeleri ve hatta Türkiye’yi de aralarına katmasıdır. Bu durum Türk ihracatçısı için doğrudan sorun yaratabileceği gibi Türkiye’nin önemli ihracat pazarları olan Avrupa Birliği, Ortadoğu ve Asya pazarlarında bazı sektörel değişiklikler meydana gelebilir. - Küresel ticaret dengesinin Trump marifetiyle bozulması döviz kurlarını da etkileyecek. - Deutsche Bank’a göre eğer tarifeler kalıcı olursa ABD enflasyonunu 1 puan arttıracak. - Korumacılığın arttığı bir ortamda küresel piyasalarda sermaye akışları zayıflar, yatırım iştahı olumsuz etkilenir. Bizim gibi ülkelere doğrudan yabancı sermaye yatırım girişleri zayıflamaya başlar. Bu zayıflama da Türk lirası üzerinde baskı yaratabilir. - Ticaret savaşının yaşandığı bir ortamda diplomatik ilişkiler de gerilir, jeopolitik ortam sertleşir. Türkiye kendisini zorlu denklemlerin içinde bulabilir. Hem fırsat hem de tehditlerin bir arada olduğu diğer bir durumdur bu. - Trump’ın yeni yaklaşımı ülkelerin doları by-pass ederek ticaret yapma arayışlarını hızlandıracaktır. Ulusal paralarla ticaret eğilimi artabilir. Bu Türkiye gibi ülkeler açısından olumu sonuçlar yaratabilir. ABD hapşırırsa dünya nezle olur Çok kullanılan “ABD hapşırırsa dünya nezle olur,” sözü mevcut risklerin ciddiyetini özetliyor. Siyah kuğular yıkıcı olabilir, ama gri gergedanlar daha tehlikelidir. 2008 krizinin alametleri 2006 ve 2007’de vardı. 11 Eylül’e götüren olaylar da 10 Eylül’de gerçekleşmedi. Kovid-19 pandemisi de aslında bir “Gri Gergedan”dı. Gri gergedanları, şimdiden hesaplamalı ve stratejik önlemler almalıyız. Bizim için bu süreçte hem ciddi tehditler hem de fırsatlar var. Siyah kuğular, gri gergedanlar Ocak ayının son haftasında Trump, Dünya Ekonomik Forumu’nda bir zamanlar kavga ettiği “Davosçulara” online bir konuşma yapmıştı. Ve başlıklarla şu mesajları verdi. - Faiz derhal düşmeli. - Savaşın bitmesi için petrol fiyatları düşmeli. - ABD’yi imalatın süper gücü ve dünyanın yapay zekâ başkenti yapacağım. - Putin ile görüşeceğim. Savaşı bitirmeye zorlayacağım. - NATO müttefikleri savunma harcamalarını artırmalı. Kısacası, belirsizliğin yüksek olduğu gri gergedanların, siyah kuğuların ve beyaz fillerin her an karşımıza çıkabileceği zor bir dönem başladı. Şu anda hiçbir belirti ya da işaret vermeyen, gerçekleşme ihtimalleri çok düşük olan ama gerçekleştiklerinde muazzam bir etki yaratacak olaylar ortaya çıkabilir. Bunlara “siyah kuğu” diyoruz. Ya da gerçekleşme olasılığı yüksek olan ve gerçekleştiğinde yüksek etki yapacak olan ancak ihmal edilmiş bazı riskler bizi bekliyor. Bunlara ise “gri gergedan” diyoruz. Bir de geçmişte işe yarar olan ama Trump döneminde zarar getirecek varlıklar ve ilişkiler var. Onlara da “beyaz fil” deniyor. JP Morgan gibi finans devleri, Trump yönetiminin olası etkilerini analiz etmek için “savaş odası” kurmaya başladı. Bence her şirket, JP Morgan gibi bir savaş odası kurmasa bile süreci izleyip aksiyonları belirleyecek bir tür olay yö

Şubat 4, 2025 - 09:00
 0  0
Ne yaptın Trump!

SERVET YILDIRIM - Başkan Trump hafta sonu Çin, Kanada ve Meksika’dan gelen ürünlere ek gümrük vergisi getiren kararı imzalayarak ticaret savaşlarını resmen başlattı. Yedi yıl önceki yazıda “Trump yine ucu bize de dokunan bir adım attı” diye başlamıştık. Bugün yine aynı girişi yapabiliriz. Ek tarife getirilen ülkeler arasında şimdilik biz yokuz ama bu süreçte çeşitli kanallardan farklı şekillerde etkileneceğiz.

- ABD’nin bu kararı ve diğer ülkelerin alacakları karşı tedbirler küresel ticaret üzerinde ciddi etkiler yaratacaktır. Deutsche Bank’a göre Trump’ın bu adımı küresel ticaret sisteminde Bretton Woods’un çöküşünden bu yana en büyük şok.

- İlk etapta üç ülkeye getirilen ek vergiler nedeniyle Türk ürünlerinin Amerikan pazarında avantaj yakalayacakları düşünülebilir.

ABD’nin Çin’e yönelik uyguladığı yüksek gümrük tarifeleri, Çin’den ithalatı pahalılaştıracak ve bu da Türk ürünlerine mukayeseli bir maliyet avantajı yaratabilir. Ekonomi ve Dış Politikalar Araştırma Merkezi EDAM’a göre 60 ayrı gümrük tarife istatistik pozisyonu altında çok sayıda ürün avantajlı olacak. Bu ürünler arasında neler mi var? İşte listede olan ürünlerden bazıları: Kurutulmuş sebzeler, meyveler, alüminyum cevherleri, kimya sanayi ürünleri, giyim eşyası, pamuk ipliği, halı, havlu, sıvı, hava ya da vakum pompaları, buzdolapları, derin dondurucular, musluklar ve valfler, elektrik transformatörleri, ütüler, ısıtıcılar, fişler, prizler ve kablolar yer alıyor.

- Fakat bu noktada ABD’ye mal satmakta zorlanan Çin’in satamadığı malları pazarlamak için ABD dışındaki diğer ülkelere yükleneceğini tahmin etmek zor olmamalı. Dolayısıyla ihracatçılarımız muhtemelen diğer pazarlarda daha yoğun bir Çin rekabeti ile karışılacaktır. Özellikle Çinli firmaların çok düşük maliyetlerle üretim yaptığı kalemlerde sıcak bir rekabet baskısını hissedebiliriz. Aynı şekilde ABD sınırında gümrük tarife engeli ile karşılaşan diğer ülke üreticileri de bizim için ABD dışı pazarlarda benzer baskı yaratabilir.

- Endişem ABD’nin bu üç ülke ile başlattığı gümrük tarife atağını daha da genişletip diğer ülkeleri ve hatta Türkiye’yi de aralarına katmasıdır. Bu durum Türk ihracatçısı için doğrudan sorun yaratabileceği gibi Türkiye’nin önemli ihracat pazarları olan Avrupa Birliği, Ortadoğu ve Asya pazarlarında bazı sektörel değişiklikler meydana gelebilir.

- Küresel ticaret dengesinin Trump marifetiyle bozulması döviz kurlarını da etkileyecek.

- Deutsche Bank’a göre eğer tarifeler kalıcı olursa ABD enflasyonunu 1 puan arttıracak.

- Korumacılığın arttığı bir ortamda küresel piyasalarda sermaye akışları zayıflar, yatırım iştahı olumsuz etkilenir. Bizim gibi ülkelere doğrudan yabancı sermaye yatırım girişleri zayıflamaya başlar. Bu zayıflama da Türk lirası üzerinde baskı yaratabilir.

- Ticaret savaşının yaşandığı bir ortamda diplomatik ilişkiler de gerilir, jeopolitik ortam sertleşir. Türkiye kendisini zorlu denklemlerin içinde bulabilir. Hem fırsat hem de tehditlerin bir arada olduğu diğer bir durumdur bu.

- Trump’ın yeni yaklaşımı ülkelerin doları by-pass ederek ticaret yapma arayışlarını hızlandıracaktır. Ulusal paralarla ticaret eğilimi artabilir. Bu Türkiye gibi ülkeler açısından olumu sonuçlar yaratabilir.

ABD hapşırırsa dünya nezle olur

Çok kullanılan “ABD hapşırırsa dünya nezle olur,” sözü mevcut risklerin ciddiyetini özetliyor.

Siyah kuğular yıkıcı olabilir, ama gri gergedanlar daha tehlikelidir. 2008 krizinin alametleri 2006 ve 2007’de vardı. 11 Eylül’e götüren olaylar da 10 Eylül’de gerçekleşmedi. Kovid-19 pandemisi de aslında bir “Gri Gergedan”dı. Gri gergedanları, şimdiden hesaplamalı ve stratejik önlemler almalıyız. Bizim için bu süreçte hem ciddi tehditler hem de fırsatlar var.

Siyah kuğular, gri gergedanlar

Ocak ayının son haftasında Trump, Dünya Ekonomik Forumu’nda bir zamanlar kavga ettiği “Davosçulara” online bir konuşma yapmıştı. Ve başlıklarla şu mesajları verdi.

- Faiz derhal düşmeli.

- Savaşın bitmesi için petrol fiyatları düşmeli.

- ABD’yi imalatın süper gücü ve dünyanın yapay zekâ başkenti yapacağım.

- Putin ile görüşeceğim. Savaşı bitirmeye zorlayacağım.

- NATO müttefikleri savunma harcamalarını artırmalı.

Kısacası, belirsizliğin yüksek olduğu gri gergedanların, siyah kuğuların ve beyaz fillerin her an karşımıza çıkabileceği zor bir dönem başladı.

Şu anda hiçbir belirti ya da işaret vermeyen, gerçekleşme ihtimalleri çok düşük olan ama gerçekleştiklerinde muazzam bir etki yaratacak olaylar ortaya çıkabilir. Bunlara “siyah kuğu” diyoruz. Ya da gerçekleşme olasılığı yüksek olan ve gerçekleştiğinde yüksek etki yapacak olan ancak ihmal edilmiş bazı riskler bizi bekliyor. Bunlara ise “gri gergedan” diyoruz. Bir de geçmişte işe yarar olan ama Trump döneminde zarar getirecek varlıklar ve ilişkiler var. Onlara da “beyaz fil” deniyor.

JP Morgan gibi finans devleri, Trump yönetiminin olası etkilerini analiz etmek için “savaş odası” kurmaya başladı. Bence her şirket, JP Morgan gibi bir savaş odası kurmasa bile süreci izleyip aksiyonları belirleyecek bir tür olay yönetimi ve kriz çözümü ekibi oluşturmalıdır.

Tepkiniz Nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow