Kartalkaya yangınıyla ilgili 5 tespit! Erdoğan: Kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Erdoğan, Kartalkaya'daki yangın faciasında yaşamını yitiren 78 kişiye Allah'tan rahmet dileyerek, "Hayatını kaybedenlerin neredeyse yarısının çocuk olması, yürek yangınımızı daha da artırmıştır. Aralarında bizzat tanıdığımız, Bolu eski milletvekilimiz Mehmet Güner'in kızı, damadı ve torunlarının bulunduğu ailelerimiz, tüm fertleriyle vefat etti. Çarşamba günü Bolu'ya gittik. Cenazelerimizi dualarla, tekbirlerle, Yasinlerle, Fatihalarla ve gözyaşlarıyla son yolculuklarına uğurladık. Onlardan bize belki bir ömür boyu ince ince kanayacak koca bir iç yarası, gönül kırgınlığı kaldı. Rabb'im hepsini cennetiyle, cemaliyle müşerref eylesin diyorum" ifadelerini kullandı. 'PESPAYELİKLERİNE RAĞMEN DURUŞUMUZU BOZMADIK' Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin eleştiri seviyesini her gün biraz daha aşağıya çektiğini belirterek, "Kayıplarının acısıyla yürekleri Kerbela çölüne dönmüş ailelerimizin matemini umursamadan, tam bir haftadır vicdansızlığın her çeşidini sergilediler. Sosyal medya mecralarından kendilerini aklama yarışına girdiler. Çıkıp bir nedamet cümlesi kurmak, acılı ailelerimizi teskin etmek, yargının ve devletin ilgili kurumlarının görevini yapmasını beklemek yerine, telaşla sağa sola bühtan etmeyi sürdürdüler. Ülkemiz muhalefeti adına büyük bir taaccüp, teessür ve teessüfle takip ettiğimiz bu pespayeliklerine rağmen duruşumuzu yine bozmadık" açıklamasında bulundu. İlginizi Çekebilir 'YALNIZ BIRAKMAMAK İÇİN HER ŞEYİ YAPTIK' Yangının haberi ulaşır ulaşmaz vakit kaybetmeden devletin tüm imkanlarını seferber ettiklerini kaydeden Erdoğan, "AFAD, jandarma, 112 Acil Sağlık ve UMKE ekiplerimiz süratle ilk müdahaleleri yaptılar. Bolu'nun yanı sıra çevre illerden itfaiye araçları ve ekipleri de bölgeye sevk edildi. Çalışmalara 171 araç ve yaklaşık 550 personel iştirak etti. İlgili bakanlarımızı da çalışmaları sevk ve koordine etmek üzere Kartalkaya'ya gönderdik. Yaralanan 51 kardeşimizin Bolu ve diğer illerimizdeki sağlık kuruluşlarımıza intikali süratle gerçekleştirildi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız, yakınları vefat eden ve yangından olumsuz etkilenen vatandaşlarımıza psikososyal destek verdi. Evlatlarını, yakınlarını, sevdiklerini zamansız bir şekilde kaybeden, yangından kurtulsalar bile büyük bir şok yaşayan vatandaşlarımıza bu zor günlerinde yalnız olmadıklarını hissettirmek için gereken her şeyi yaptık, yapıyoruz ve yapacağız" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yangın faciasının tüm yönleriyle araştırılması, ihmali, hatası veya kusuru olanların yargıya hesap vermesi noktasında gerekil adli ve idari soruşturmaların süratle başlatıldığını, Cumhuriyet savcılarının ve farklı bakanlıklardan başmüfettişlerin yangın faciasıyla ilgili tahkikatları sürdürdüğünü dile getirdi. Erdoğan, "İlk etapta 9 kişi gözaltına alınmıştı. İfadeler verildikçe soruşturma daha da derinleştirildi ve genişletildi. Buna göre; gözaltı sayısı 28'e yükseldi. Bunlardan aralarında Grand Kartal Otel'in sahibinin, işletme müdürünün, otel çalışanlarının ve bazı üst düzey belediye yetkililerinin de olduğu 19 kişi tutuklandı. 7 kişi hakkında da adli kontrol kararı verildi" açıklamasında bulundu. YANGINLA İLGİLİ 5 TESPİT Erdoğan, başmüfettişler tarafından yapılan ilk incelemeler neticesinde otelin yangın algılama sisteminin çalışmadığı, iş yerinde olaya müdahale edebilecek acil durum ekiplerinin bulunmadığı, iş yeri yangın söndürme sistemlerinin yetersiz kaldığı, otelin acil çıkış yolları ve kapılarının ihtiyaca cevap verecek şekilde olmadığı, otelde olası bir yangına karşı risklerin yeterince değerlendirilerek gerekli tedbirlerin alınmadığının tespit edildiğini söyledi. 'KARANLIK NOKTALAR AYDINLATILACAK' Tespit edilen tüm eksikliklerin soruşturmayı yürüten makamlarla paylaşıldığını belirten Erdoğan, "Uzman heyetimiz de çalışmalarını tekemmül ettirince raporları yargıya arz ettirilecektir. Müfettişlerin tespitleriyle, otelin aralık ayında belediye yetkilileri tarafından muvazaalı bir şekilde geri çektirilmek suretiyle sümen altı edilen kusurlarına ilişkin rapor, büyük ölçüde örtüşmektedir. Bu durum, acımızın daha da katmerlenmesine sebep olmuştur. Belediye Başkanı koltuğunda oturan şahsın 'İtfaiye müdürü korkmuştur' diyerek meşrulaştırmaya çalıştığı; ancak daha sonraki ifadelerde başka sebeplerin devreye girdiği anlaşılan skandalın üzerinde hassasiyetle durulmalıdır. İnanıyorum ki soruşturma sürecinde bu başvuruyu geri çekme olayı da tüm boyutlarıyla araştırılacak, karanlık noktalar aydınlatılacak, soru işaretleri giderilecektir" diye konuştu. 'GEREKENİ YAPMAKTAN ASLA ÇEKİNMEYECEĞİZ' Erdoğan, Bolu'daki yangının sorumlularına ilişkin, "78 canımızı bizden kopartan bu katliamın yaşanmasında kimin sorumluluğu, kusuru, eksiği ve ihmali varsa tekmili birden hesap sorulması için gereken neyse, yapmaktan asla çekinmeyeceğiz. Bizim uhdemizde olan bir şey varsa biz soracağız, yargımızın görev alanına girerse adalete teslim edeceğiz. En küçük bir şüphe izi ka
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Erdoğan, Kartalkaya'daki yangın faciasında yaşamını yitiren 78 kişiye Allah'tan rahmet dileyerek, "Hayatını kaybedenlerin neredeyse yarısının çocuk olması, yürek yangınımızı daha da artırmıştır. Aralarında bizzat tanıdığımız, Bolu eski milletvekilimiz Mehmet Güner'in kızı, damadı ve torunlarının bulunduğu ailelerimiz, tüm fertleriyle vefat etti. Çarşamba günü Bolu'ya gittik. Cenazelerimizi dualarla, tekbirlerle, Yasinlerle, Fatihalarla ve gözyaşlarıyla son yolculuklarına uğurladık. Onlardan bize belki bir ömür boyu ince ince kanayacak koca bir iç yarası, gönül kırgınlığı kaldı. Rabb'im hepsini cennetiyle, cemaliyle müşerref eylesin diyorum" ifadelerini kullandı.
'PESPAYELİKLERİNE RAĞMEN DURUŞUMUZU BOZMADIK'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin eleştiri seviyesini her gün biraz daha aşağıya çektiğini belirterek, "Kayıplarının acısıyla yürekleri Kerbela çölüne dönmüş ailelerimizin matemini umursamadan, tam bir haftadır vicdansızlığın her çeşidini sergilediler. Sosyal medya mecralarından kendilerini aklama yarışına girdiler. Çıkıp bir nedamet cümlesi kurmak, acılı ailelerimizi teskin etmek, yargının ve devletin ilgili kurumlarının görevini yapmasını beklemek yerine, telaşla sağa sola bühtan etmeyi sürdürdüler. Ülkemiz muhalefeti adına büyük bir taaccüp, teessür ve teessüfle takip ettiğimiz bu pespayeliklerine rağmen duruşumuzu yine bozmadık" açıklamasında bulundu.
'YALNIZ BIRAKMAMAK İÇİN HER ŞEYİ YAPTIK'
Yangının haberi ulaşır ulaşmaz vakit kaybetmeden devletin tüm imkanlarını seferber ettiklerini kaydeden Erdoğan, "AFAD, jandarma, 112 Acil Sağlık ve UMKE ekiplerimiz süratle ilk müdahaleleri yaptılar. Bolu'nun yanı sıra çevre illerden itfaiye araçları ve ekipleri de bölgeye sevk edildi. Çalışmalara 171 araç ve yaklaşık 550 personel iştirak etti. İlgili bakanlarımızı da çalışmaları sevk ve koordine etmek üzere Kartalkaya'ya gönderdik. Yaralanan 51 kardeşimizin Bolu ve diğer illerimizdeki sağlık kuruluşlarımıza intikali süratle gerçekleştirildi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız, yakınları vefat eden ve yangından olumsuz etkilenen vatandaşlarımıza psikososyal destek verdi. Evlatlarını, yakınlarını, sevdiklerini zamansız bir şekilde kaybeden, yangından kurtulsalar bile büyük bir şok yaşayan vatandaşlarımıza bu zor günlerinde yalnız olmadıklarını hissettirmek için gereken her şeyi yaptık, yapıyoruz ve yapacağız" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yangın faciasının tüm yönleriyle araştırılması, ihmali, hatası veya kusuru olanların yargıya hesap vermesi noktasında gerekil adli ve idari soruşturmaların süratle başlatıldığını, Cumhuriyet savcılarının ve farklı bakanlıklardan başmüfettişlerin yangın faciasıyla ilgili tahkikatları sürdürdüğünü dile getirdi. Erdoğan, "İlk etapta 9 kişi gözaltına alınmıştı. İfadeler verildikçe soruşturma daha da derinleştirildi ve genişletildi. Buna göre; gözaltı sayısı 28'e yükseldi. Bunlardan aralarında Grand Kartal Otel'in sahibinin, işletme müdürünün, otel çalışanlarının ve bazı üst düzey belediye yetkililerinin de olduğu 19 kişi tutuklandı. 7 kişi hakkında da adli kontrol kararı verildi" açıklamasında bulundu.
YANGINLA İLGİLİ 5 TESPİT
Erdoğan, başmüfettişler tarafından yapılan ilk incelemeler neticesinde otelin yangın algılama sisteminin çalışmadığı, iş yerinde olaya müdahale edebilecek acil durum ekiplerinin bulunmadığı, iş yeri yangın söndürme sistemlerinin yetersiz kaldığı, otelin acil çıkış yolları ve kapılarının ihtiyaca cevap verecek şekilde olmadığı, otelde olası bir yangına karşı risklerin yeterince değerlendirilerek gerekli tedbirlerin alınmadığının tespit edildiğini söyledi.
'KARANLIK NOKTALAR AYDINLATILACAK'
Tespit edilen tüm eksikliklerin soruşturmayı yürüten makamlarla paylaşıldığını belirten Erdoğan, "Uzman heyetimiz de çalışmalarını tekemmül ettirince raporları yargıya arz ettirilecektir. Müfettişlerin tespitleriyle, otelin aralık ayında belediye yetkilileri tarafından muvazaalı bir şekilde geri çektirilmek suretiyle sümen altı edilen kusurlarına ilişkin rapor, büyük ölçüde örtüşmektedir. Bu durum, acımızın daha da katmerlenmesine sebep olmuştur. Belediye Başkanı koltuğunda oturan şahsın 'İtfaiye müdürü korkmuştur' diyerek meşrulaştırmaya çalıştığı; ancak daha sonraki ifadelerde başka sebeplerin devreye girdiği anlaşılan skandalın üzerinde hassasiyetle durulmalıdır. İnanıyorum ki soruşturma sürecinde bu başvuruyu geri çekme olayı da tüm boyutlarıyla araştırılacak, karanlık noktalar aydınlatılacak, soru işaretleri giderilecektir" diye konuştu.
'GEREKENİ YAPMAKTAN ASLA ÇEKİNMEYECEĞİZ'
Erdoğan, Bolu'daki yangının sorumlularına ilişkin, "78 canımızı bizden kopartan bu katliamın yaşanmasında kimin sorumluluğu, kusuru, eksiği ve ihmali varsa tekmili birden hesap sorulması için gereken neyse, yapmaktan asla çekinmeyeceğiz. Bizim uhdemizde olan bir şey varsa biz soracağız, yargımızın görev alanına girerse adalete teslim edeceğiz. En küçük bir şüphe izi kalmadan en ince detayına kadar bu facianın araştırılmasını ve sorumlularının ortaya çıkarılmasını temin edeceğiz. Arkadaşlarımıza verdiğimiz talimat da bu yöndedir" dedi.
'ADALET MUTLAKA TECELLİ EDECEK'
Kimsenin sorumluluklarından kaçamayacağını kaydeden Erdoğan, "Ekran ekran dolaşıp şecaat arz ederken, sirkatin söyleyen vicdansızlar ne yaparsa yapsın, millete hesap vermekten kurtulamayacak. Sorumluluğu olan kim varsa hesap vereceği yer sosyal medya mecraları değil, bağımsız ve tarafsız Türk mahkemeleridir. Adalet mutlaka tecelli edecektir. Vicdanlar ancak bu şekilde teskin olacak, yaralar ancak bu şekilde kabuk bağlayacak, ailelerimizin yüreklerindeki ateş belki bir nebze olsun ancak bu şekilde küllenecektir. Her şeyin farkındayız. Güle oynaya tatile giden evlatlarının soğuk tabutlarına sarılan anaların, babaların, kardeşlerin beklentilerini gayet iyi biliyoruz" diye konuştu.
AK Parti grubunun, yangının tüm yönleriyle araştırılması için Meclis'e önergesi verdiğini aktaran Erdoğan, "Önergemiz diğer parti gruplarının teklifleriyle birlikte değerlendirilerek dün gece Genel Kurul'da kabul edilmiştir. Kurulacak Meclis Araştırma Komisyonu, mevzuattan veya uygulamadan kaynaklı açıkları tespit ederek, bir daha benzer acılarının tekrar etmemesi için alınması gereken önlemleri belirleyecektir. Meclis'imizin de bu doğrultuda ihtiyaç duyulan adımları kararlılıkla atacağına inanıyorum. Tüm siyasi partilerimizden ve milletvekillerimizden sürece müspet ve anlamlı katkı vermelerini bekliyoruz" değerlendirmesini yaptı.
'KİMSENİN GÖZÜNÜN YAŞINA BAKMAYACAĞIZ'
Daha fazla para kazanma hırsıyla vatandaşların canının hiçe sayılmasına tahammülleri olmadığını vurgulayan Erdoğan, devamında şöyle konuştu:
"Türkiye Cumhurbaşkanı olarak milletin kürsüsünden bugün şu çağrıyı da samimiyetimle yapıyorum; kimse benim vatandaşlarımın hayatı üzerinde kumar oynayamaz. Kimse daha ağzı süt kokan sabileri, fidan gibi delikanlıları, her gülüşlerinde yüzlerinde çiçekler açan masum çocukları ihtiraslarına ve hırslarına kurban edemez. Kanunun arkasından dolanmaya çalışan, mevzuatı ve yönetmelikleri ihlal eden, kurnazlık yaparak yükümlülüklerinden kaçmaya yeltenen kim olursa olsun devletimizin pençesi yakasındadır, nefesi ensesindedir. Kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız. Nerede bir eksik, sorun, açık varsa gidermek hususunda kararlılığımızı perçinleyerek sürdüreceğiz. Buradan 8 gündür sorumsuz beyanatlarıyla, laf kalabalıklarıyla ailelerimizin yaralarını deşen muhalefet aktörlerine de şunu söylüyorum; hadi yüzünüz yok anlıyorum, peki vicdanınız da mı yok? Hiç mi aynaya bakmıyorsunuz? Ortaya saçılan onca fecaate rağmen hiç mi utanmıyorsunuz? Ne zaman kendinizi bir kez olsun sorgulayacaksınız? Bu milletin derdine, acısına, kederine ne zaman ortak olacaksınız? Her meselede milleti kutuplaştırmaktan, her konuyu siyasallaştırmaktan ne zaman vazgeçeceksiniz? Halkımıza artık gına getiren istismar siyasetinizi ne zaman terk edeceksiniz? Eş, dost, akraba çiftliğine çevirdiğiniz belediyelerdeki liyakatsizliklerinizle ne zaman cesaretle yüzleşeceksiniz? Kadrolarınız arasında veba gibi yayılan yolsuzluk, hırsızlık, ahbap çavuş düzeniyle ne zaman hesaplaşacaksınız?"
'YÜZSÜZLÜĞE PABUÇ BIRAKMAYIZ'
Erdoğan, muhalefetin 8 gündür ekranlarda, gazete köşelerinde, sosyal medya mecralarında ona buna siyasi ahlak dersi vermeye kalktığını belirterek, "Daha 1 sene önce Beşiktaş Gayrettepe'de 29 işçimiz can verdi, zerre kadar umursamadınız. İzmir'in göbeğinde 2 gencimiz ihmalkarlığınızdan dolayı elektrik akımına kapılarak hem de çok feci bir şekilde hayatını kaybetti, görmezden geldiniz. İstanbul'da bir parkta belediyenin açıp kapatmadığı su dolu çukura düşen 5 yaşındaki bir yavrumuz göz göre göre gitti, yüzsüzce ailesini suçladınız. Antalya'daki teleferik ayıbının sorumlularını bırakın eleştirmeyi, demokrasi kahramanı ilan etmediğiniz kaldı. Sizin iş bilmezliğinizden ötürü her gün büyükşehirlerin göbeğinde otobüsler yanıyor, çıkıp bir nedamet cümlesi kurmayı kibrinize yediremiyorsunuz. Daha burada saymaya kalksak saatler alacak bir sürü skandalın mücrimi olduğunuz halde bir de utanmadan ahlaktan, etikten, liyakatten, sorumluluk almaktan bahsediyorsunuz. Kusura bakmayın; ama biz bu fırsatçılığa, bu yüzsüzlüğe pabuç bırakmayız. Milletimizin acıları üzerinde arsızca tepinilmesine eyvallah demeyiz. Sorumluların hepsinin adalete hesap vermesi için gereken neyse yaparken, hadsizlikler karşısında da boyun eğmeyiz. Altını çizerek tekrar ifade ediyorum; henüz acılar tazeyken bunları konuşmaktan son derece rahatsızız. Böyle büyük bir trajediden sonra bunları konuşmak mecburiyetinde bırakıldığımız için gerçekten üzüntülüyüz. Hep söylediğim gibi bu ülkenin ve demokrasimizin en temel sorunu vizyonsuz, programsız, plansız, tembel, dedikoduyu siyaset zanneden bir muhalefete ülkemizin mahkum olmasıdır" diye konuştu.
'DEĞERLENDİRİLMESİNİ AZİZ MİLLETİMİZİN İRFANINA HAVALE EDİYORUM'
Her konuda ülkesi ve milletine karşı olanların yanında saf tutan muhalefet anlayışını reddettiklerini söyleyen Erdoğan, "Demokrasimizin bir an önce yapıcı ve sağlıklı bir muhalefete kavuşması en büyük temennimizdir. Biz gözyaşımızı içimize akıtma pahasına vakur davrandıkça, muhalefetin bunu farklı yönlere çekmeye çalışması tam olarak bir vicdan tutulmasıdır. Bunun değerlendirilmesini aziz milletimizin irfanına havale ediyorum. Yakınlarını kaybeden acılı ailelerimize Allah'tan tekrar sabrıcemil diliyorum. Tedavileri devam eden 4 kardeşimize acil şifalar temenni ediyorum. Bu süreçte sorumluluk duygusuyla hareket eden tüm siyasetçilere, medya mensuplarına ve aziz milletimin her bir ferdine en kalbi şükranlarımı sunuyorum. Telefonla arayarak veya mesaj göndererek taziyelerini ileten dost ve kardeş ülkelerin liderlerine buradan tekrar teşekkür ediyorum. Bir kez daha Rabb'im, aziz milletimize bu acıları yaşatmasın diyorum" dedi.
'KONGRE MARATONUMUZDA FİNALE DOĞRU YAKLAŞIYORUZ'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 12 Ekim'de başlayan 8'inci Olağan Kongre maratonunda artık hızla finale doğru yaklaştıklarını belirterek, "İlçe kongrelerimizi başarıyla tamamladık. Hafta sonu itibariyle 73 il kongremizi gerçekleştirdik. 27 Ocak Pazartesi günü Gençlik Kollarımızın 7'nci Olağan Kongresini 'Gençliğin ile Türkiye'ye yön ver' sloganıyla Başkent Ankara'da yine muhteşem bir atmosferde icra ettik. Bayrak değişimine gittiğimiz kongremizde 4 yıldır bu görevi başarıyla yürüten İzmir Milletvekilimiz Eyüp Kadir İnan kardeşimiz, nöbeti Yusuf İbiş kardeşimize devretti. Eyüp Kadir kardeşimin şahsında yaş haddiyle Gençlik Kollarımızdan mezun ettiğimiz tüm il gençlik kolları başkanlarımıza, Gençlik Kolları Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyelerimize, Gençlik Kolları Merkez Yürütme Kurulu üyelerimize, tüm AK Gençlik ekibimize emekleri ve gayretleri için teşekkürlerimi iletiyorum. AK Parti Gençlik Kolları Başkanlığı görevini deruhte eden Yusuf İbiş kardeşime ve ekibine de Mevla'dan üstün başarıla temenni ediyorum" dedi.
'AK GENÇLİK ÖNCÜ VE ÖRNEK OLACAK'
Hem ülkenin, hem de partilerinin geleceğinin teminatı olarak gördükleri gençlerin önlerini açmaya, siyasette gençlere daha fazla sorumluluk ve görev vermeye devam edeceklerini söyleyen Erdoğan, "Sokaklarımızı karıştırmaya, gençlerimizi birbirine düşürmeye, Gezi olayları vari sokak terörünü yeniden körüklemeye dönük sinsi planların devreye alınmak istendiği bir dönemde başta AK Gençlik olmak üzere tüm gençlerimizden üstat Necip Fazıl'ın şu hikmet ve öz güven dolu sözlerine kulak vermelerini özellikle rica ediyorum; sizlerden 'Zaman bendedir ve mekan bana emanettir' şuurunda bir gençlik olmanızı, zifiri karanlıkta ak sütün içindeki ak kılı fark edecek kadar gözü keskin bir gençlik olmanızı, kim var diye seslenilince sağına soluna bakınmadan fert-fert ben varım cevabını veren dava ahlakına sahip gençler olmanızı bekliyor, milletimize böyle bir gençlik nasip ettiği için Rabb'ime hamdediyorum. Ülkemizde sosyal barışımızın korunması, iç huzurumuzun güçlendirilmesi, milletçe ebedi kardeşliğimizin yüceltilmesi noktasında AK gençliğin öncü ve örnek olmaya devam edeceği inancındayım" diye konuştu.
'MUHALEFET BİZİMLE KANTARA ÇIKACAK SIKLETTE DEĞİL'
Erdoğan, kongre sürecinin 7 il kongresini daha bu hafta sonu tamamlayacaklarını işaret ederek, "Pazar günü İstanbul Kadın Kollarımızın Kongresini, 5 Şubat Çarşamba günü da Kadın Kolları 7'nci Olağan Kongremizi gerçekleştireceğiz. 8 Şubat’ta yapacağımız İstanbul İl Kongremizle bu safhayı tamamlayacak, ardından da 23 Şubat’taki Büyük Kongremize hazırlanacağız. Büyük kongremizde milletimizin huzuruna yine tarihe yön verecek bir ufuk, vizyon, kadro tasarımıyla çıkmayı arzuluyoruz. Kongre maratonumuzu alnımızın akıyla neticelendirdikten sonra inşallah tüm enerjimizi, vaktimizi ve kapasitemizi millete meydanlarda verdiğimiz sözleri hayata geçirmeye teksif edeceğiz. İşte sizler de bu tabloyu görüyorsunuz; iktidarın alternatifi olması gereken muhalefet; ne program, ne kavrayış, ne hazırlık, ne zihniyet itibariyle bizimle aşık atacak, bizimle yarışacak, bizimle kantara çıkacak sıklette değildir. Gündemlerinde ne millet var ne milletin derdi, sıkıntısı, sorunu var. Varsa yoksa kendi çıkarları, kendi ikballeri, kendi gelecekleri. Aralarındaki güç rekabeti öyle bir raddeye ulaştı ki, cepleri, mideleri, çıkarları ve siyasi kariyerleri dışında hiçbir şeyi gözleri duymuyor, kulakları duymuyor. Sıkıştıkça pot kıran CHP Genel Başkanına ise en büyük, en insafsız, en şedit dayağı daha iki sene önce uğuruna gözyaşı döktüğü selefi atıyor. Sayın Özel, kırmızı kartla oyalanırken, eski genel başkan ilk sarı kartı kendisine şimdiden gösterdi bile" ifadelerini kullandı.
'MUHALEFETİN EKSİĞİNİ DE BİZİM KAPATMAMIZ GEREKİYOR'
Muhalefetin hemen her gün yeni bir kumpas, yolsuzluk ve taciz vakasının patlak verdiğini ve bunun buzdağının sadece görünen kısmını temsil ettiğini söyleyen Erdoğan, "Ama ne yapsalar boş; mızrak artık çuvala sığmıyor, turpların büyükleri heybede. Bunu dediğimiz için rahatsız oldular. Niye? Çünkü durumlarını gayet iyi biliyorlar. Panikle yargı mensuplarımızı, aileleri ve çocukları üzerinden tehdit edecek kadar muvazeneyi yitirmelerinin nedeni de aynıdır. Para kulelerinin, şişirilmiş konser faturalarının ve bunun gibi daha birçok yolsuzluğun neye hizmet ettiğini herkes çok iyi biliyor. Bu tablo elbette bizim mesuliyetimizi daha da artırmaktadır. Vatandaşlarımızın bunlara bakıp da umutsuzluğa kapılmasına, siyasetten ümitlerini kesmesine, farklı odaklara bel bağlamasına müsaade edemeyiz. Cumhur İttifakı olarak daha fazla çalışarak, daha fazla koşturarak, daha fazla ter dökerek, muhalefetin eksiğini de bizim kapatmamız gerekiyor. Bu konuda siz milletvekillerimize güveniyor, her birinizden daha çok çaba bekliyorum" açıklamasında bulundu.
'DEPREM BÖLGEMİZ İÇİN 2,6 TRİLYON LİRAYI AŞAN YATIRIM YAPTIK'
Türkiye'de neredeyse gün aşırı değişen gündem konuları karşısında kendilerinin değişmeyen tek gündem maddesinin deprem bölgesinin ihyası ve inşası olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Depremzede kardeşlerimizi bir an önce güvenli, modern ve rahat yuvalarına kavuşturmak için canla başla çalışıyoruz. Asrın inşası adını verdiğimiz mücadelede yalnızca yıkılan şehirlerimizi değil, umutlarımızı ve geleceğimizi de yeniden ayağa kaldırıyoruz. Deprem bölgemizi adeta dünyanın en büyük şantiye sahasına dönüştürdük. 11 ilimizde, 4 bin 333 köyde, 174 ayrı alanda kurulan 1900 şantiyede, 182 bin mimar, mühendis ve işçi kardeşimiz milletimize yepyeni bir sayfa açmak, güvenli ve sağlam bir gelecek inşa etmek için çalışıyor. Bugüne kadar ulaştığımız her rakam bu çabanın büyüklüğünü ve gücümüzü gözler önüne sermektedir. Kasım ayında Kahramanmaraş'ta 155 bininci yuvamızın anahtarlarını sahiplerine takdim etmiştik. 24 Ocak'ta Malatya'da 46 bin 307 yuvayı daha hak sahibi kardeşlerimize teslim etmenin gururunu yaşadık. Böylelikle toplamda 201 bin 431 bağımsız birimi afetzede vatandaşlarımıza kazandırmış olduk. Yeni yuvalarının hak sahiplerimize tekrar hayırlı olmasını diliyorum. Depremden sonra 'Hükümet bu enkazın altında kalır' diyenlere en güzel cevabı depremin üzerinden 2 yıl geçmeden anahtarlarını takdim ettiğimiz 201 bininci yuvamızla inşa ettiğimiz projelerimizle veriyoruz. Aynı hızla yolumuza devam edeceğiz. Hedefimizi 2025 yılı sonuna kadar toplam 452 bin 983 bağımsız bölümü teslim etmektir. Yıl bitmeden Allah’ın izniyle deprem bölgemizi yeniden imar edeceğiz. Deprem bölgemiz için şimdiye kadar 2,6 trilyon lirayı aşan yatırım yaptık. Yani 75 milyar dolar civarında bir kaynağı buraya tahsis ettik. 2025 bütçemizde ise felaketin izlerini tamamen silmek için toplam 584 milyar liralık kaynak ayırdık."
'MUHALEFETİN SAHTE TARTIŞMALARINA HAPSOLMADAN İŞİMİZE BAKIYORUZ'
Muhalefetin sahte ve sanal tartışmalarına hapsolmadan sadece işlerine baktıklarını, bir an önce depremin yaralarını sarmaya çalıştıklarını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Evlatlarımızın toprakları üzerinde mutlu, müreffeh, itibarlı ve huzurlu bir şekilde yaşayacağı yeni Türkiye’yi inşa etmenin gayretindeyiz. Unutmayın, bizim işimiz laf üretmek değil, iş ve eser üretmektir. Bizim derdimiz kavga etmek, didişmek, muhalefetin hırsı boyunu aşan kifayetsiz aktörleriyle söz düellosuna girmek değildir. Bizim gayemiz dostluk inşa etmektir, 85 milyon arasında gönül köprüleri kurmaktır, toplumsal mutabakatı perçinlemektir. Her zaman söylediğim gibi milletvekillerimiz olarak sizler milletimizle tesis ettiğimiz gönül bağının samimiyet zincirinin en kıymetli halkalarısınız. Siz bu hareketin mihmandarlarısınız, akıncılarısınız. 783 bin kilometrekarelik vatan toprağındaki uç boylarısınız, aynı zamanda beylerisiniz. Milletimizin gözü, kulağı bizdedir, bizim ve sizin üzerinizdedir. Ne yapılacaksa AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak biz yapacağız. Bu ülkenin sorunlarını Cumhur İttifakı olarak biz çözeceğiz. Türkiye’yi bölgesinin ve dünyanın kutup başlarından biri haline yine ittifak olarak biz getireceğiz. Yükümüz ağır, yolumuz uzundur."
'TERÖR ÖRGÜTLERİ ÜZERİNDEN KURULAN TUZAKLARI DARMADAĞIN EDECEĞİZ’
Suriye'den Filistin'e, bölgede tarihin yeniden yazıldığını söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu:
"Hiç unutmayın, kardeşlerimizle birlikte bizim de gelecek asrımız şekillenmektedir. Türkiye içeride ve dışarıda attığı stratejik adımlarla, insanı merkeze alan politikalarıyla tarihe not düşmekte, tarihe mührünü vurmaktadır. Dünyanın kalbi olan Afro-Avrasya bölgesinin yükselen yıldızı Türkiye’dir. Biz bir hamle yaptıkça paçamızdan aşağı çeken 40 yıllık terör belasını da defettikten sonra yükselişimiz inşallah şahlanışa dönüşecektir. 'Terörsüz Türkiye' hedefimize öyle veya böyle, ama muhakkak ulaşacağız. Terör örgütleri üzerinden kurulan tuzakları darmadağın edeceğiz. Bu salonda bulunan ve ekranları başında bizleri izleyen tüm yol ve dava arkadaşlarımın işte böyle bir ufukla hareket etmesini, küçük hesapların peşine takılmak yerine görev bilinciyle gelişmelere bakmasını rica ediyorum."
Tepkiniz Nedir?