'Bilirkişinin ifşa edilmesi' soruşturmasında sulh ceza hakimliğinin karar yazısına ulaşıldı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, Halk TV yayınında, "bilirkişi ile yapılan telefon görüşmesinin izinsiz kayda alınıp yayımlandığının, ayrıca bilirkişinin isminin hedef gösterilecek şekilde açıklanarak yargılamanın seyrini etkilemeye yönelik sözler sarf edildiğinin" tespit edilmesi üzerine başlatılan soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında nöbetçi sulh ceza hakimliğinin karar yazısına ulaşıldı. Yazıda, Suat Toktaş'ın üzerine atılı suçlara ilişkin ifadesi göz önünde bulundurulduğunda, hakkında tutuklama tedbirine karar verilebilecek ölçüde kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delil ve olgular bulunduğu kaydedildi. Toktaş'ın her ne kadar şüpheli Pehlivan'ın kendisine "Ağabey biz gazeteciyiz." şeklinde cevap vermesinden sonra Pehlivan'ın bilirkişiden izin aldığını düşündüğünü iddia etse de uzun yıllardır çalışan deneyimli gazetecinin izin alındığından emin olmadan bu kaydı yayımlamaması gerektiğini bilebilecek durumda olduğu ifade edildi. "Bilirkişinin ifşa edilmesi" soruşturmasında Halk TV yöneticilerinin ifadeleri alınacak "SES KAYDININ YAYIMLANMASINDA KAMU YARARI BULUNMADIĞI" DEĞERLENDİRMESİ Yazıda, hakimlikte izlenen ses kaydının röportaj niteliğinde olmadığı, bilirkişinin röportaj vermek istemediğini ısrarla vurguladığı, ses kaydının içeriği de düşünüldüğünde kaydın yayımlanmasında kamu yararının bulunmadığının anlaşıldığına dikkat çekildi. Şüpheliler Pehlivan ve Oğuz'un savunmalarından özetle kaydı yayımlayanın Toktaş olduğunu vurguladıkları, Toktaş'ın program sırasında bilirkişi müştekinin ismini defalarca vurguladığı, bağımsız ve tarafsız olmadığını beyan ettiği, müşteki hakkında kamuoyu baskısı oluşturmak suretiyle etkilemeye teşebbüs ettiğinin anlaşıldığı ifade edildi. Yazıda Toktaş'ın üzerine atılı suçlardan ayrı ayrı tutuklanmasına karar verildiği belirtildi. Şüpheli Barış Pehlivan'ın üzerine atılı suçlara ilişkin yazıda, savcılık tarafından tutuklama tedbirine karar verilmesi talep edilmişse de dosyadaki beyanlar göz önüne alındığında kayıt altına alan kişinin Pehlivan olmadığının anlaşıldığı ifade edildi. Yazıda, Pehlivan'ın ses kaydının yayımlanmak amacıyla kayda alındığından ve Toktaş'ın yayımlayacağından haberdar olduğunu gösterir dosyada delil olmadığı belirtilerek, Toktaş'a "İzin almadım." şeklinde mesaj göndererek uyarıda bulunduğu ve iki suç yönünden bu aşamada tutuklama tedbirinin ölçüsüz olacağı aktarıldı. Kürşad Oğuz'un üzerine atılı suçlara ilişkin, her ne kadar konuşmaları kayıt altına alan Oğuz olsa da şüphelinin haber değeri olabileceğini düşünerek kayıt yaptığı belirtilen yazıda, Oğuz'un da Pehlivan gibi kaydın yayımlanmaması gerektiği konusunda Toktaş'ı uyardığının anlaşıldığı ve tutuklama tedbirinin ölçüsüz olacağı ifade edildi. Üç gazeteciye ‘bilirkişi’ gözaltısı Yazıda, Pehlivan ve Oğuz'un imza ve yurt dışı çıkış yasağı şeklindeki adli kontrol tedbiriyle serbest bırakılmasına karar verildiği anlatıldı. Hakimlikteki işlemlerinin ardından Çağlayan Meydanı'nda basın mensuplarına açıklama yapan Pehlivan, Suat Toktaş'ın Türkiye'de çok sayıda gazeteci yetiştirdiğini söyleyerek hukuksuz şekilde özgürlüğünden mahrum bırakıldığını iddia etti. Hukuk ve gazetecilik mücadelelerine devam edeceklerini söyleyen Pehlivan, "Bütün izleyicilerimizden artık bugünden sonra daha fazla Halk TV'ye sahip çıkmasını istiyoruz." dedi. Kürşad Oğuz da burada yaptığı açıklamada, Suat Toktaş'ın yanında olduklarını söyledi. Oğuz, devamında şunları kaydetti: Alıntı Metni
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, Halk TV yayınında, "bilirkişi ile yapılan telefon görüşmesinin izinsiz kayda alınıp yayımlandığının, ayrıca bilirkişinin isminin hedef gösterilecek şekilde açıklanarak yargılamanın seyrini etkilemeye yönelik sözler sarf edildiğinin" tespit edilmesi üzerine başlatılan soruşturma sürüyor.
Soruşturma kapsamında nöbetçi sulh ceza hakimliğinin karar yazısına ulaşıldı.
Yazıda, Suat Toktaş'ın üzerine atılı suçlara ilişkin ifadesi göz önünde bulundurulduğunda, hakkında tutuklama tedbirine karar verilebilecek ölçüde kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delil ve olgular bulunduğu kaydedildi.
Toktaş'ın her ne kadar şüpheli Pehlivan'ın kendisine "Ağabey biz gazeteciyiz." şeklinde cevap vermesinden sonra Pehlivan'ın bilirkişiden izin aldığını düşündüğünü iddia etse de uzun yıllardır çalışan deneyimli gazetecinin izin alındığından emin olmadan bu kaydı yayımlamaması gerektiğini bilebilecek durumda olduğu ifade edildi.
"SES KAYDININ YAYIMLANMASINDA KAMU YARARI BULUNMADIĞI" DEĞERLENDİRMESİ
Yazıda, hakimlikte izlenen ses kaydının röportaj niteliğinde olmadığı, bilirkişinin röportaj vermek istemediğini ısrarla vurguladığı, ses kaydının içeriği de düşünüldüğünde kaydın yayımlanmasında kamu yararının bulunmadığının anlaşıldığına dikkat çekildi.
Şüpheliler Pehlivan ve Oğuz'un savunmalarından özetle kaydı yayımlayanın Toktaş olduğunu vurguladıkları, Toktaş'ın program sırasında bilirkişi müştekinin ismini defalarca vurguladığı, bağımsız ve tarafsız olmadığını beyan ettiği, müşteki hakkında kamuoyu baskısı oluşturmak suretiyle etkilemeye teşebbüs ettiğinin anlaşıldığı ifade edildi.
Yazıda Toktaş'ın üzerine atılı suçlardan ayrı ayrı tutuklanmasına karar verildiği belirtildi.
Şüpheli Barış Pehlivan'ın üzerine atılı suçlara ilişkin yazıda, savcılık tarafından tutuklama tedbirine karar verilmesi talep edilmişse de dosyadaki beyanlar göz önüne alındığında kayıt altına alan kişinin Pehlivan olmadığının anlaşıldığı ifade edildi.
Yazıda, Pehlivan'ın ses kaydının yayımlanmak amacıyla kayda alındığından ve Toktaş'ın yayımlayacağından haberdar olduğunu gösterir dosyada delil olmadığı belirtilerek, Toktaş'a "İzin almadım." şeklinde mesaj göndererek uyarıda bulunduğu ve iki suç yönünden bu aşamada tutuklama tedbirinin ölçüsüz olacağı aktarıldı.
Kürşad Oğuz'un üzerine atılı suçlara ilişkin, her ne kadar konuşmaları kayıt altına alan Oğuz olsa da şüphelinin haber değeri olabileceğini düşünerek kayıt yaptığı belirtilen yazıda, Oğuz'un da Pehlivan gibi kaydın yayımlanmaması gerektiği konusunda Toktaş'ı uyardığının anlaşıldığı ve tutuklama tedbirinin ölçüsüz olacağı ifade edildi.
Yazıda, Pehlivan ve Oğuz'un imza ve yurt dışı çıkış yasağı şeklindeki adli kontrol tedbiriyle serbest bırakılmasına karar verildiği anlatıldı.
Hakimlikteki işlemlerinin ardından Çağlayan Meydanı'nda basın mensuplarına açıklama yapan Pehlivan, Suat Toktaş'ın Türkiye'de çok sayıda gazeteci yetiştirdiğini söyleyerek hukuksuz şekilde özgürlüğünden mahrum bırakıldığını iddia etti.
Hukuk ve gazetecilik mücadelelerine devam edeceklerini söyleyen Pehlivan, "Bütün izleyicilerimizden artık bugünden sonra daha fazla Halk TV'ye sahip çıkmasını istiyoruz." dedi.
Kürşad Oğuz da burada yaptığı açıklamada, Suat Toktaş'ın yanında olduklarını söyledi.
Oğuz, devamında şunları kaydetti:
Tepkiniz Nedir?